Matematik tüm ilimlerin kaynağıdır. Alışveriş yaparken, gün içerisindeki çalışma zamanımızı kurgularken, hatta araç kullanırken bile zihnimizin arka planında diğer araçla mesafemizi kontrol eden bilinçaltı matematik işler. Konuşmayı öğrenirken kelimeleri zihin matematiksel bir algoritmayla cümle haline getirir. Kısacası matematik hayatın tüm alanlarına sirayet eden muhakememizi kuvvetlendiren büyülü bir disiplindir. Fakat modern eğitim, matematiği sadece bir takım sayılardan ibaret sıkıcı bir hale getirmiştir. Oysa milyonlarca hamleyle düşünme yetisini geliştiren satranç, tamamen matematiksel bir oyundur. Satrançta tüm olasılıklar hesaplanır ve en doğru hamleyi yapmak için oyuncuların zihinleri zorlar. Bu zorlamayla birlikte her iki oyuncu hem keyifli bir zaman geçirir hem de matematik zekaları güçlenir. İşte tam burada eğlenerek öğrenme dediğimiz yeni eğitim modeli ortaya çıkıyor. Matematik doktoru Ayşe Nur Demirbaş, çocukların korkulu rüyası matematiği eğlenceli bir hale getirerek sevdiriyor. Yeni Akit’in sorularını cevaplayan Demirbaş, bir eğitimci olarak matematik öğretiminde başa çıkmamız gereken en önemli problemin kaygıların üstesinden gelmek olduğunu söylüyor:
Ne var ki insanları yanlış kanaatlerinden uzaklaştırmak, kaygılarından kurtularak başarılı olabileceklerine ikna etmek kolay değil. Bu noktada matematik doktoru Ayşe Nur Demirbaş, karikatürlere başvurma sebebinin öğrencileri bu yanlış kanaatlerden uzaklaştırmak olduğunu söylüyor:
Matematik öğretiminde karikatürlerden yararlanma modelini ilk defa kendisinin keşfetmediğini söyleyen Demirbaş, uzun yıllar İngiltere, Avustralya, Norveç, Rusya, Slovenya, İsveç gibi pek çok ülkede popüler bir öğrenme-öğretme, ölçme ve değerlendirme yaklaşımı olarak kullanıldığını ifade ediyor.
Bizim ülkemizde de bu anlamda pek çok akademik çalışma, araştırma mevcut ve öğrenme-öğretme süreçlerinde karikatürlerden yararlanmanın matematik becerilerinin gelişiminde olumlu katkılar sunduğunu ortaya koyan bilimsel veriler var.
Matematik doktoru Ayşe Nur Demirbaş, bu anlamdaki öncü rolünün, Türkiye’de bahse konu öğretim yöntemini en etkili şekilde kullanmaları olduğunu söylüyor.
1İNCİ eğitim merkezinde çocuklara isterseler karikatür dersleri de veriliyor. Matematikteki sembolleri anlatırken bir karikatür çizdirip sonra o sembolü karikatürle yorumlamaları çocuklara bir çizgi filmin içinde oldukları hissi veriyor. Böylece sayısal zekayla birlikte bir yandan da sözel zekaları da gelişen çocuklar, Ayşe Nur Demirbaş hocanın matematik derslerini iple çekiyor.
GÜNDEM
Az önceGÜNDEM
Az önceGÜNDEM
3 saat önceGÜNDEM
9 saat önceGÜNDEM
9 saat önceGÜNDEM
10 saat önceGÜNDEM
19 saat önce